Sezai KARAKOÇ

İkinci yeni şiirin uç beyi, yeni mistik şiirin kıyas kabul etmez Şairi, Tevazu ve beyefendiliğin kalesi...

            Büyük bir düşünür, siyasetçi, Şair ve yazar olan Sezai KARAKOÇ resmi kayıtlara göre 22 ocak 1933'de Diyarbakır'da doğar. Oldukça parlak bir eğitim hayatı geçirmiş, çeşitli dergilerde çalışmış, onlarca kitap yazmış, Türkiye'den ve Dünyadan çeşitli sanat ödüllerine layık görülmüştür.

            Yarattığı mistik şiir tarzıyla Cemal SÜREYYA tarafından " Mehmet Akif ve Necip Fazıl karışımı olarak tanımlanmış, benzetildiği "Necip Fazıl'a "dava kardeşliğine mazhar olmuştur. Monna Roza şiiriyle efsaneleşen şair,  yaşayan en büyük Türk şairlerinden biri olarak gösterilmekte, aşıladığı birlik (bilinciyle) düşüncesiyle ne kadar büyük bir düşünür olduğunu ortaya koymuştur.

            Efsane şair Sezai KARAKOÇ  ilkokulu 1944'te Ergani'de bitirdi. Daha sonra Maraş ortaokulunda parasız yatılı okudu ve yine Gaziantep lisesini parasız yatılı okuyarak 1950'de mezun oldu.Ankara üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesini kazandı ve 1955'te Fakültenin mali şubesinden mezun oldu. Zorunlu hizmet görevinden sonra Maliye Müfettişliği sınavını kazandı ve bu görevinden Anadolu'yu inceleme ve tanıma fırsatı buldu. En son 1973'te istifa etti ve hiçbir resmi görevde yer almadı.

            İstanbul'da Diriliş yayınları ve Diriliş Dergisini kurdu. Diriliş Partisi'ni kurdu ve seçime iki kez üst üste girmediği için 1977'de partisi kapatıldı.2006'da Kültür Bakanlığı özel ödülüne layık görüldü.2007'de Yüce Diriliş Partisini kurdu ve halen Partinin Genel Başkanlık görevini yürütmektedir. Karakoç 2011 yılında Cumhurbaşkanlığı Edebiyat ödülüne layık görülmüştür.

            Şiirlerinde önceleri 2. Dünya Savaşı sonunda Avrupa'da görülen şiir akımının izleri görülür. 2. yeni yeni şairlerinden sayılmıştır fakat şiirsel duyarlılığa verdiği önem dolayısıyla bu şairlerden ayrı bir yol izlemiştir. Sezai Karakoç ikinci şiir anlayışını, İslam düşüncesine bağlayan şairdir. Türk şiirini metafizik bir esasa oturtan Sezai KARAKOÇ' tur. Şair bunu modern şiirin diliyle yapmıştır. Aynı zamanda Batı edebiyatını da iyi incelemiş bir şairdir.Modern sanattaki İslam anlayışına uygun olduğunu düşünür ve şiirlerini bu yönde geliştirmiştir. Karakoç, geleneksel şiire de yaklaşır ancak modern şiirin diliyle şiirlerini yazmıştır. Sezai KARAKOÇ' a göre şair, şiiri soyutlamada bırakırsa eksik bırakmış olur ; tamamlaması için şairin tekrar somutlaştırması yani soyutlaştırdığı şeyi tekrar bir bağlama oturtması gerekir.Ona göre şairide kendi olabilmesinin biricik yolu değişmek, başkalaşmaktır.Evren şaire bir fildişi kule olmalı; şafakta kaybettiği güvercinleri , şair bir ikindide bulabilmeli.Eser şairini sevince titremeli; şair eserini sevmeli.1960 yılından sonra Karakoç' un şiirleri,asıl oluşum yolunu bulmuştur. "Köpük" şiiri ile başlayan bu oluşumun özelliği, geçmişteki kültürümüzün ürünlerini çağdaş şiir biçimi ve anlayışını içinde yeniden yorumlama olarak tanımlanabilir.